Uz. Dr. Oruç, lenf sisteminin, vücudumuzda lenf sıvısı ve lenf dokularından oluşan bir sistemi olduğunu söyledi.
Oruç, açıklamasında şunları söyledi: “Lenf sistemi, kan akımına sıvı sağlayarak kalp damar sistemini desteklemenin yanında bağışıklık sisteminin de önemli bir parçasıdır. Lenfoma, lenf sisteminin kanseridir. Hodgkin lenfoma ve hodgkin dışı lenfoma, lenfomanın iki ana alt grubudur. Lenfoma erken dönemde fark edilmeyebilir. Lenfomada lenf nodlarında büyüme, şişkinlik görülebilir. Şişkin lenf nodları; boyun, göğsün üst kısmı, kol altı ve kasıkta yer alabilir. Lenf kanserinin erken dönem belirtileri genellikle spesifik değildir. Hastada görülen belirtiler, başka rahatsızlıklarda görülen semptomlarla benzerlik gösterebilir. Lenfoma belirtisi olabilecek durumlar: ateş, yorgunluk, gece terlemeleri, kemik ağrısı, kaşıntılı döküntü, karın ağrısı, istemsiz kilo kaybı, nefes darlığı, dalakta şişme ve öksürük görülebilir. Bu gibi belirtiler görüldüğünde bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Lenf kanserinin tanısında fizik muayene büyük önem taşır. Hastada büyüyen lenf bezleri muayene edilerek bezin boyutu, sertliği, hareketliliği gibi parametreleri incelenir. Lenfoma tanısı için kan tahlili yapılarak lenfositler başta olmak üzere kan hücrelerinin sayısına bakılabilir. Lenf nodu biyopsisi de lenf kanseri tanısı koymada ve lenf kanserinin türünü belirlemede sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. X-ray, MRI, BT gibi görüntüleme yöntemleri de lenf kanserinin yerleşimini belirlemek için kullanılabilir.
Lenfomanın tedavisi lenfomanın türüne bağlıdır ve sebebi kesin olarak belirli değildir. Lenfoma tedavisi günümüzde yüz güldürücü boyuta gelmiştir. Hasta uygun zamanda uygun merkezlere gittiğinde, tedaviye erken başladığında başarı oranı yüksektir. Hedefe yönelik akıllı ilaç tedavisi sayesinde de iyileşme şansı giderek artmaktadır.”
