Narin’in cinayetinde tutuklanan aile üyelerinin, arama çalışmalarını sabote etmek amacıyla telefon hatları aldıkları ve bu süreçte asılsız ihbarlarda bulundukları iddia edildi. Yapılan araştırmalara göre, aile üyeleri 20’ye yakın cep telefonu hattı temin ederek, Narin’in cesedinin 19 gün boyunca bulunmasını engelleyen asılsız ihbarlar yapmış olabilir. Bu durumun, küçük kızın cesedinin bu kadar uzun süre bulunamamasının ana sebeplerinden biri olduğu öne sürüldü.
ENİŞTENİN YANGIN ÇIKARDIĞI İDDİASI
Diyarbakır’ın Tavşantepe Mahallesinde çıkan yangınla ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Narin kaybolduktan 2 gün sonra tutuklanan enişte Mehmet Şevket Kaya’nın, o günlerde plastik bir çubuk kullanarak yangın çıkarmaya çalıştığı ve bu yangının yaşanan elektrik kesintileriyle ilişkili olduğu öne sürüldü. Kaya, bu iddiaları kesin bir şekilde reddetti. Yangınla herhangi bir ilgisinin olmadığını belirten Kaya, ayrıca Narin’in kaybolduğu gün Salim Güran’ın kendisini arayarak Narin’in hastanede olabileceğini belirtmesi nedeniyle hem ailesini hem de jandarma ekiplerini yanlış yönlendirdiği için pişman olduğunu ifade etti.
Mehmet Şevket Kaya, olay günü özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ve mesaisinin saat 08:00’de sona erdiğini açıkladı. Mesai bitiminde eve döndüğünü, 13:00’ten sonra uyuduğunu ve uyandığında eşi ile çocuklarını kıyafet almaya götürdüğünü belirtti. Kaya, eve döndüklerinde Narin’in kaybolduğunu öğrendiklerini ve hemen arama çalışmalarına başladıklarını söyledi. Elektrik kesintileriyle ilgili olarak ise, "Ömer Faruk Güran, tellerden kıvılcım atıyordu. Yangınla bir ilgim yoktur. Telefonumla hiç uğraşmam, telefonum sürekli kızlarımın elindedir. Bu nedenle silinen kayıtlarla ilgili bir bilgim yoktu" dedi.
Diyarbakır’daki bu trajik olayın detayları gün geçtikçe netleşirken, soruşturmanın ilerleyişi ve dava süreci merakla bekleniyor.
