Taksici esnafına yönelik artan saldırılar, kamera sistemlerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Özellikle son aylarda Manisa’da yaşanan taksi şoförü saldırısı, araç içi kameraların suçların çözülmesinde ne denli etkili olduğunu ortaya koydu.
Şikayet üzerine gözaltına alınan ve serbest bırakılan bıçaklı saldırgan, kamera görüntüleri sayesinde tutuklandı. Bu tür olayların çözümünde araç içi kamera sistemlerinin etkisi büyüktü ve bu uygulamaların yaygınlaştırılması gerektiği bir kez daha netleşti.
Son dönemde artan taksi şoförlerine yönelik saldırılar, kamuoyunda büyük bir endişeye yol açtı.
Özellikle yetkililerin yaptığı açıklama, bu konuda alınacak önlemlerin önemini vurguladı.
Yetkililer, 1 Eylül 2024 itibariyle İçişleri Bakanlığı yönetmeliği uyarınca ticari taksilerde kamera sisteminin zorunlu hale getirildiğini belirtti.
Yetkililer, 1 Mart 2025 tarihinden itibaren de tüm TÜVTÜRK muayene istasyonlarında, kamera sistemi bulunmayan araçların muayeneden geçemeyeceğini açıkladı. Bu düzenlemenin taksicilerin güvenliği için büyük bir adım olduğuna dikkat çeken yetkililer, "Yaşanan olaylar gösterdi ki, kamera sistemleri şoförlerin güvenliğini sağlamakta kritik bir role sahip. Bu uygulama, şoförlerimizin can güvenliği açısından hayati bir önem taşıyor" dedi.
Yetkililer, sistemin etkinliğiyle ilgili olarak, "Bu uygulama sayesinde gece, gündüz, hafta sonları veya bayram tatillerinde dahi emniyet birimlerine doğrudan iletişim kurularak taksicinin konumu belirleniyor. Bu, hem şoförlerimizin hem de yolcuların güvenliğini artırıyor. Tüm bu süreç, İzmir’de şoför esnafı adına gurur duyduğumuz bir uygulamadır" diye konuştu.
