Karakaş, bu düzenlemelerin sadece ev kadınlarının emekliliği için değil, aynı zamanda iş gücüne katılım oranlarının artırılması açısından da kritik bir adım olduğunu belirtti.
Türkiye’de kadın nüfusu, 42 milyon 811 bin olarak kayıtlara geçerken, ev hanımlarının sayısı ise 10 milyona yaklaşmış durumda. Ancak, kadınların iş gücüne katılım oranı hâlâ düşük seviyelerde kalıyor. Ev kadınları, uzun yıllardır bekledikleri emeklilik hakkını kazanabilmek için gerekli desteklerin hayata geçirilmesini talep ediyor.
PRİM DESTEĞİ VE YIPRANMA HAKKI
Geçtiğimiz seçimlerde, ev kadınları için vaat edilen "prim desteği" ve "yıpranma hakkı" gibi düzenlemeler, kadın seçmenler tarafından büyük bir umutla karşılanmıştı. Ancak, vaatlerin üzerinden geçen süre zarfında bu desteklerin somut adımlara dönüşmemesi, ev hanımlarında büyük bir hayal kırıklığına neden oldu. Prim ödemelerini karşılayamayan ev kadınları, uzun yıllardır sosyal güvenlik haklarından yararlanamıyor ve bu durum, onları ekonomik olarak zorluyor.
“EV KADINLARININ EMEKLİLİĞİ İÇİN KRİTİK ADIMLAR ATILMALI”
SGK Başmüfettişi İsa Karakaş, Türkiye Gazetesi'nde kaleme aldığı yazısında, ev kadınlarının sosyal güvenlik sistemine dâhil olabilmesi için prim desteği ve yıpranma hakkı gibi düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Karakaş, şu ifadeleri kullandı: "Ev kadınlarının prim ödemelerinin güç olduğu bilinen bir gerçek. Hükûmetin vaat ettiği prim desteği, ev kadınlarının emekliliğe erişebilmesi için kritik bir adım olacaktır. Bu düzenlemenin bir an önce uygulanması, ev hanımlarının çalışma hayatına katılımını da teşvik edecektir."
DÜŞÜK GELİRLİ EV KADINLARI İÇİN YÜKSEK PRİM ÖDEMELERİ ENGELLER ARASINDA
Ev hanımlarının sosyal güvenlik sistemine dâhil olabilmesi için gerekli prim ödemeleri, çoğu kadın için oldukça yüksek. Özellikle düşük gelirli ev kadınları, isteğe bağlı sigorta ödemelerini karşılayamıyor ve bu nedenle sigortalı olamıyorlar. Hükûmetin primlerin üçte birini karşılamayı vaat etmesi, bu kesim için umut verici olsa da, henüz somut bir adım atılmadı. Ev hanımları, “Daha ne kadar bekleyeceğiz?” diyerek, devletin bu konuda acilen bir çözüm üretmesini talep ediyor.
Türkiye'de, iş gücüne katılma oranları düşük olan ev kadınlarının emeklilik hakkına kavuşabilmesi için atılacak adımlar, sadece ekonomik güvence sağlamanın ötesinde, kadınların sosyal ve ekonomik hayatın içinde daha aktif bir rol almasına da olanak sağlayacaktır. Bu noktada, hükümetin vaat ettiği düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
