Hamas lideri İsmail Haniye’nin, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın göreve başlama yemin töreni için bulunduğu Tahran’da suikasta uğramasıyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak olayla ilgili çeşitli senaryolar ortaya atılmaya başlandı.
OLAYIN AYRINTILARI
Haniye, 30 Temmuz öğleden sonra Tahran’da yemin töreninin ardından konakladığı Gaziler Evi’ne geçti. İranlı yetkililere göre saldırı, 31 Temmuz sabaha karşı 02.00 sularında gerçekleşti.
SENARYOLAR VE ŞÜPHELER
Suikastın nasıl gerçekleştiği konusunda iki ana senaryo üzerinde duruluyor:
Dışarıdan Saldırı: İlk haberler, Haniye’nin kaldığı lojmana baskın yapıldığı yönündeydi. Daha sonra İran medyası, Devrim Muhafızları kaynaklarına dayandırarak Haniye’nin hava saldırısıyla öldürüldüğünü duyurdu. Eğer saldırı başka bir ülkeden veya dışarıdan yapıldıysa, bu İran’ın hava savunma sisteminde ciddi bir açık olduğu anlamına gelir.
İçeriden Saldırı: Suikastın içerden, yani Tahran içinden veya yakınlarından gerçekleştirilmiş olabileceği de düşünülüyor. Bu durumda dron saldırısı, güdümlü roket veya binaya önceden yerleştirilmiş bir bombanın patlatılması ihtimalleri üzerinde duruluyor.
İSRAİL'İN ROLÜ VE SONUÇLAR
İran, saldırıdan İsrail’i sorumlu tutarken, İsrail’in Haniye’yi hedef alarak Ortadoğu'daki iki önemli örgüt liderini aynı gün içinde vurmuş olduğu iddiaları güçleniyor. Suikastın birkaç önemli sonucu bulunuyor:
Hamas ve Gazze’deki direnişe büyük bir darbe vurulmuştur.
Katar ve Mısır üzerinden yürütülen ateşkes görüşmeleri tehlikeye girmiştir.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın rolü daha da önem kazanmıştır.
İran’ın güvenlik sisteminin dışarıdan saldırılara karşı zayıflığı ortaya çıkmıştır.
İsrail, ABD ve Batı Avrupa’nın desteğiyle İran’a meydan okuyarak savaşa kışkırtmaktadır.
Bu gelişmeler ışığında, Türkiye'nin de bölgedeki durumu yakından takip etmesi ve dikkatli olması gerekmektedir.
