Kadın kanserleri arasında dünya çapında en yaygın dördüncü kanser türü olan rahim ağzı kanseri hem çok sinsi hem de tehlikeli. Ancak hastalığın önlenebilen ve erken teşhisle tedavi edilebilen tek kanser türü olduğuna dikkat çeken uzmanlar, hayati önerilerde bulundu.
Kadınlarda genellikle yavaş ve belirti vermeden ilerleyen rahim ağzı kanserinin tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Şahin, “Hastalık ilerledikçe en yaygın belirtisi, vajinal kanamadır. Diğer belirtiler arasında cinsel ilişki sırasında ağrı veya kanama, vajinal akıntı, pelvik ağrı, idrar veya bağırsak sorunları, kilo kaybı görülebilir. Erken teşhis tedavi başarısını artırabilir. HPV aşısı, rahim ağzı kanseri riskini azaltmada önemli bir rol oynar” dedi.

13 Nisan 2025 Yozgat ve ilçelerinde nöbetçi eczaneler 13 Nisan 2025 Yozgat ve ilçelerinde nöbetçi eczaneler

Şahin, rahim ağzı kanserinin (serviks kanseri veya rahim ağzı kanseri), rahim ağzının hücrelerinin anormal bir şekilde büyümesi ve bölünmesi sonucu oluştuğunu belirterek “Rahim ağzı, rahmin alt kısmında yer alan ve vajina ile rahmin birleştiği bölgeyi ifade eder. Rahim ağzı kanseri genellikle yavaş büyüyen bir kanser türüdür ve ilk aşamalarda genellikle belirti vermez. Ancak ilerledikçe veya tedavi edilmezse daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Rahim ağzı kanseri genellikle insan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonuyla ilişkilendirilir. HPV, cinsel yolla bulaşan bir virüstür ve rahim ağzı hücrelerinin anormal büyümesine neden olabilir. Genç kadınlar arasında daha yaygın olarak görülen bu virüs, çoğu zaman vücut bağışıklığı tarafından temizlenir. Ancak bazı durumlarda virüsün neden olduğu hücresel değişiklikler kansere dönüşebilir” diye konuştu.

Bu belirtilere dikkat
Rahim ağzı kanserinin erken evrelerde belirti vermediğini veya belirtilerin çok hafif olduğunu açıklayan Şahin, hastalık ilerledikçe veya yayıldıkça ortaya çıkan belirtileri şöyle sıraladı:
Vajinal kanama: En yaygın belirti, vajinal kanamadır. Özellikle adet dönemi dışında veya menopoz sonrası dönemde ortaya çıkan kanamalar dikkat çekmelidir.
Cinsel ilişki sırasında ağrı veya kanama: Cinsel ilişki sırasında ağrı veya kanama görülebilir.
Vajinal akıntı: Normalden farklı bir vajinal akıntı, özellikle kanlı veya kokulu bir akıntı fark edildiğinde endişe sebebi olabilir.
Pelvik ağrı: Alt karın veya pelvik bölgede sürekli veya tekrarlayan ağrı hissi olabilir.
İdrar veya bağırsak sorunları: İdrar yaparken veya dışkılama sırasında ağrı, zorlanma veya diğer anormallikler olabilir.
Kilo kaybı ve iştahsızlık: İlerlemiş durumdaki rahim ağzı kanseri, kilo kaybı, iştahsızlık ve halsizlik gibi genel sağlık sorunlarına yol açabilir.
TARAMA YAPTIRMAYI İHMAL ETMEYİN

Rahim ağzı kanseri öncülleri için mutlaka rutin kontroller ve taramalar gerektiğinin altını çizen Şahin, “Bu tarama iki şekilde yapılır. Bunlar, PAP smear testi ve yüksek riskli HPV taramasıdır. Bu ikisinin beraber yapılmasına kotest diyoruz. Günümüzde sadece Smear taramaları 3 yılda bir yapılabilir. Sadece HPV veya kotest taramaları yapılıp her iki test de normal gelmişse 5 yılda bir yapılması da uygundur. Smear testine 21 yaşında veya cinsel hayat başladıktan sonra başlanmaktadır. HPV testlerine ise en erken 25 yaşından sonra başlanması önerilir. Genel yaklaşım 30 yaş ve sonrasında HPV taramasına başlanmasıdır. Düzenli olarak PAP-Smear ve yüksek riskli HPV tarama testleri gibi rahim ağzı kanseri taraması yaptırmak şarttır. Eğer taramalarda anormal bulgular veya yüksek riskli HPV taşındığı saptanırsa rahim ağzı detaylıca incelenebilir. Bu işlem genellikle anesteziye gerek kalmadan 10-15 dakikalık kısa bir sürede yapılır. Kanser öncesi lezyonların varlığını saptamada ve gerekirse biyopsi almada yararlı olur” dedi. Haber Merkezi

Editör: Duygucan Baloğlu