20 Şubat 2024 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunduğu dilekçeyle gündeme gelen Özcan, İmamoğlu’nun üniversite yatay geçiş sürecine dair çeşitli usulsüzlük iddialarını gündeme taşıdı.
Özcan, dilekçesinde İmamoğlu’nun Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi’ne geçişinde evrak sahteciliği şüphesi bulunduğunu öne sürdü. Söz konusu başvurunun ardından başlayan tartışmalar, konuyu siyaset arenasının en çok konuşulan gündem maddelerinden biri haline getirdi.
Ozan Özcan, yaptığı açıklamada söz konusu suç duyurusunun tesadüfen ortaya çıkan bir araştırma sonucunda gündeme geldiğini belirtti. Kendi ifadesine göre, geçmiş yıllara ait haberleri incelerken İmamoğlu’nun üniversite geçişiyle ilgili dikkat çeken bir bilgiye ulaştı. Bu bilgiye göre, Girne Amerikan Üniversitesi’nin Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 1993 yılında tanındığı, ancak İmamoğlu'nun bu tarihten önce Türkiye'de bir üniversiteye geçiş yaptığı ifade edildi.
İddiaların ardından konuşan Özcan, bu süreci bir hukuk mücadelesi olarak değerlendirdiğini belirterek, “Bu sadece bir başlangıç. Kendimi kazanmış sayıyorum” ifadelerini kullandı. Suç duyurusunu herhangi bir siyasi saikle değil, hukuki sorumluluk anlayışıyla yaptığını savunan Özcan, kamuoyuna “hukuk yoluyla mücadele” mesajı verdi.
