İslam dünyasının terörden, savaştan ve envai çeşit entrikalarla başını alamadığı 2016 yılında yeni bir bayrama daha merhaba diyoruz. Maalesef ki, kaç zamandır böyle diyoruz karşılayıp uğurladığımız bayramlara…
Bayram deyince savaşın ortasında kalan çocuklar geliyor aklıma. Gül yüzlü, nur yüzlü çocuklar… Yüzünde gülücüklerin kaybolduğu çocuklar… Bu bayram kimi bayramı acaba?
Bayramlar, dargınlıkların unutulduğu, insanların barıştığı, kardeşçe kucaklaştığı, millî ve dinî duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulandığı bir toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir. Ve bu günlerin önemini birbirine kurşun sıkan, sözde “cihat ediyoruz” diye yaygara koparan sözde İslamcılar, mezhep ayrımı gözetenler geri kafalılar, bu günlerin önemini ne zaman kavrayacaksınız? Daha ne kadar Batı’nın ve ABD’nin oyuncağı olacaksınız? Ne zaman çocuklarınızın yüzünde bayram gülücüklerinin gökyüzüne savrulmasına vesile olacaksınız? Hep mi böyle kaos içinde yaşayacak, birilerine yaltaklık, yataklık yapacaksınız? Hiç mi dönüp mazinize bakmayacaksınız? 
Baktıkça gülüyorum, benimle aynı inancı paylaşan bu kavgacılara! Kavgacı değil, aptallara! Sonra düşünüp iyi ki Müslüman bir ailenin çocuğuyum diye şükrediyorum. Şükrediyorum, çünkü Müslüman bir ailenin çocuğu olarak doğmasaydım, TV ekranlarında boy gösteren menfaatperest din adamlarına, madrabazlara, bir memurun emekli ikramiyesini bir programda alan geri kafalı profesörlere, aydın geçinen zavallılara (Ozan Arif Şirin’in dediği gibi Sizin gibi aydının yediden yetmişini), bu geri kafalılara aptalca soru soran izleyici kılıklı cahillere, dinî duyguları sömürüp ağlayan-zırlayan imamlara…
Manevi duyguları en yoğun şekilde yaşadığımız, yaşattığımız, hayatın onca koşturmacası içinde aile kavramını hatırladığımız, hatırlattığımız, küskünleri barıştırma vesilesi olan bu önemli günlerin değerini iyi bilmek, bilmeyenlere de bildirmek gerekir… 
Kolaylık dinini zorlaştıran bu zırtapoz aydınlara için daha fazla çene yormadan aklıma gelen Hacı Yiğid dostumun “Ramazan Bayramı” adlı şiirinin bir dörtlüğüyle bitirmek istiyorum. Tüm zorluklara, teröre, savaşlara rağmen, mensubu olduğum bu dinin tüm mensuplarının Ramazan Bayramlarını tebrik ediyorum, çocukların bol bol güldüğü bir dünya diliyorum.
İlahi böcekte uçan kuşlarda 
İnci inci akan gözden yaşlarda 
Bereket çoğalır yenen aşlarda 
Ramazan Bayramı mübarek bayram